BM Çevre Meclisi, 2024 yılına kadar küresel ve yasal olarak bağlayıcılığı olan bir plastik anlaşmasıyla plastik kirliliğiyle mücadeleye yönelik bir kararı kabul etti. Kenya’nın Nairobi kentinde yapıldığı için Nairobi sözleşmesi olarak isimlendirilen bu sözleşme plastik kirliliği için önemli bir adım olarak görülüyor.

Bu bağlamda dünya genelinde alanının önde gelen bilim insanlarıyla birlikte bir çağrı kaleme alındı ve kaleme alınan çağrı da Science dergisinde yayınlandı. Çağrıyı Almanya Alfred Wegener Enstitüsünden Melanie Bergmann, İsveç Göteborg Üniversitesinden Bethanie Carney Almroth, ABD Oregon State Üniversitesinden Susanne Brander, Danimarka Aarhus Üniversitesinden Tridibesh Dey, İngiltere Anglia Ruskin Üniversitesinden Dannielle S Green, Almanya Helmholtz İklim Girişiminden Anja Krieger, Norveç Bilim ve Teknoloji Üniversitesinden Martin Wagner, Kanada Dalhousie Üniversitesinden Tony R. Walker ve grubumuz üyesi Doç. Dr. Sedat Gündoğdu birlikte kaleme aldı.
Yazıda plastik kirliliği sorunuyla mücadele, plastik üretiminin sınırlandırılması bağlamında tartışıldı Konu hakkında hazırlanan bilgilendirme metni aşağıdaki gibidir.

Bilim İnsanşarı plastik kirliliğini sona erdirmek için plastik üretimine sınır getirilmesi çağrısında bulundu

Yeni plastiklerin üretiminin sınırlandırılması, bunların çevreye salınımını azaltmaya yardımcı olacak ve plastiklerin değerini artırmaktan iklim değişikliğiyle mücadeleye yardımcı olmaya kadar başka faydalar da getirecek.
Uluslararası bir uzman grubu, plastik kirliliği sorununu çözmek için yeni plastik üretiminin sınırlandırılması gerektiğini söylüyor. Yazarlar, üretimin sınırlandırılması haricindeki diğer tüm önlemlerin plastik üretim ve doğaya kirletici olarak karışma hızına ayak uydurmak için yeterli olmayacağını savunuyorlar. Bu bağlamda kaleme aldıkları makale bilim alanının en saygın dergisi olarak kabul edilen Science dergisinde yayınlandı.
Birleşmiş Milletler’in plastik kirliliğini sona erdirmek için küresel bir anlaşmayı kabul etme konusundaki tarihi kararından iki ay sonra, anlaşmayla ilgili hükümetlerarası müzakereler 30 Mayıs’ta başlayacak. Bunlar, havanın, toprağın, nehirlerin ve okyanusların plastik çöpler ve mikroplastiklerle kirlenmesine son vermek için ne tür önlemlere ihtiyaç duyulacağı konusunda yoğun tartışmaları teşvik edecek. Science dergisine yazılan mektupta üstüne basılan nokta, yeni plastiklerin üretiminin sınırlandırılarak ve uzun vadede aşamalı olarak durdurarak ancak sorunun engellenebileceğine değinmektedir. Almanya Alfred-Wegener-Enstitüsü’nden Melanie Bergmann, “Daha iyi geri dönüşüm yapsak da ve atıkları elimizden geldiğince yönetmeye çalışsak da, yine de yılda 17 milyon tondan fazla plastiği doğaya bırakmaya devam edeceğiz” diyor ve “Plastik üretimi büyümeye devam ederse, tıpkı Sisifos’un görevi gibi bir görevle karşı karşıya kalacağız” diye ekliyor.
Science’da 2020’de yayınlanan bir araştırma, bazı plastiklerin başka malzemelerle değiştirilmesi ve iyileştirilmiş geri dönüşüm ve atık yönetimi de dahil olmak üzere bugün mevcut olan tüm çözümler uygulanırsa, plastik emisyonların önümüzdeki 20 yıl içinde yalnızca yüzde 79 oranında azaltılabileceğini gösteriyor. İsveç, Göteborg Üniversitesi’nden Bethanie Carney Almroth, “Katlanarak artan üretim, gerçekten sorunun temel nedenidir ve şimdiye kadar ürettiğimiz plastik miktarları gezegen sınırlarını çoktan aştı” diyor ve “Bunun üstesinden gelmezsek, diğer tüm önlemler plastiğin çevreye salınımını önemli ölçüde azaltma hedefine ulaşamayacak” diye de ekliyor.
Kanada, Almanya, Hindistan, Norveç, İsveç, Türkiye, İngiltere ve ABD’den uzmanlar, taze hammaddelerden yeni plastik üretiminin aşamalı olarak sonlandırılmasının plastik kirliliğini sona erdirmek için sistemik bir çözümün parçası olması gerektiğini savunuyor. Bu yaklaşım, bugün mevcut olan en iyi bilimsel uygulamalar tarafından ve geçen yıl Science dergisinde siyasi ve yönetici uzmanların önerdiği doğrultuyla da desteklenmektedir. Vergiler gibi, sorunun tüketim ve talep tarafını ele alan önlemlerin yanı sıra, kapsamlı bir yaklaşım, üretilen ve piyasaya sürülen gerçek plastik miktarı anlamına gelen üretim ayağını da kapsamalıdır. Bilim insanları, yeni plastik üretiminin kademeli olarak kesilmesinin birçok toplumsal, çevresel ve ekonomik fayda sağlayacağını söylüyor.
Türkiye, Çukurova Üniversitesi’nden Sedat Gündoğdu, “Büyük miktarda plastik üretimi aynı zamanda Küresel Kuzey’den Küresel Güney’e plastik çöp transferini de besliyor. Bir üretim kısıtlaması, zorunlu olmayan uygulamalardan kurtulmayı kolaylaştıracak ve plastik atık ihracatını da azaltacaktır.” diyor
Norveç Bilim ve Teknoloji Üniversitesi’nden ekotoksikolog Martin Wagner de

A 30-foot monument dubbed “turn off the plastic tap” by Canadian activist and artist Benjamin von Wong, made with plastic waste collected from Kibera slums, is seen at the venue of the Fifth Session of the United Nations Environment Assembly (UNEA-5), at the United Nations Environment Programme (UNEP) Headquarters in Gigiri, Nairobi, Kenya February 25, 2022. REUTERS/John Geddie

“Plastiklerden pek çok fayda elde ettiğimizi, ancak üretimi azaltmadan plastiğin değerini arttırmanın mümkün olmadığını, plastik kirliliğini azaltmak için diğer önlemlerle birlikte üretimin de sınırlandırılması, iklim değişikliğiyle mücadeleye de yardımcı olacak ve döngüsel ve sürdürülebilir bir ekonomiye geçişimizi teşvik edecek” diye ekliyor.

Makale bağlantısı: https://dx.doi.org/10.1126/science.abq0082

İlgili Haber: https://www.eurekalert.org/news-releases/950992

Shares